15,16,17 aylik bebek kilosu ve gelişimi, 15,16,17 aylik bebeğin kilosu kaç olmalı, 15,16,17 aylik bebeklerin fiziksel gelişimi hakkında bilgi
15-16-17 aylık bebeklerin gelişimi ile ilgili herşey
Beslenme:
Artık bebeğiniz biberonu bırakmış, fincan veya bardaktan içebiliyor olmalıdır.
15 aylık bebek, kendini beslemeye çalışır, yiyecekleri parmaklarıyla ağzına götürebilir, kaşık kullanabilir. Elbette bu; etrafın, üstünün başının kirlenmesi anlamına gelecektir, fakat aşırı titizlik gösterip bebeği bundan uzak tutmayın.
Besin maddelerinin bebeğin boğulmasına yol açmayacak şekilde uygun büyüklükte parçalanmış olması gerekir.
İlk yıldaki kadar hızlı büyümediği için bebeğin iştahı azalmış olacaktır.
Bebek, artık aile sofrasındaki yemeklerle beslenmeli, 4 temel grup besini alması sağlanmalıdır ( Tahıl, Sebze- meyve, Süt ve süt ürünleri, Et, tavuk, balık ve yumurta ).
Gelişim:
Bu yaşta bebekler çok meraklıdırlar ve daima istediklerini yaptırmak isterler. Güvenliğini sağladıktan sonra, araştırıp keşfetmesine, merakını gidermesine izin verin.
Bu yaş çocuğu sizi taklit etmeyi sever. Örneğin, anne ev işlerini yaparken o da oyuncaklarıyla benzer şeyler yapabilir. Bu taklit hevesinden yararlanıp diş fırçalama gibi iyi alışkanlıklar kazanmasını da sağlayabilirsiniz.
Bu yaşta, öfke nöbetleri de görülür. Nöbet sırasında yapılacak en doğru şey, bebeğin güvenliğini sağladıktan sonra nöbeti görmezden gelmektir. Ona bakmayın, onunla konuşmayın ve sakinleşmesini bekleyin. Eğer, sergilediği şovun izleyicisi olmazsa devam etmesinin anlamı olmayacaktır.
Bu yaşta, sizden ayrılmada yoğun bir endişe yaşayabilir. Ona kısa süre için ayrıldığınızı, döneyeceğinizi söyleyin, ona görünmeden kaçmaya çalışmayın. Mümkün olduğunca, uzun süreli ayrılıklardan kaçının.
Bebek neler yapabilir?
Büyük bir merakla herşeyi inceler.
Kendini beslemeyi sever.
Eşyaları amacına uygun kullanmaya başlar, örneğin tarakla saçını taramaya çalışır.
Oyuncakları atmayı, yuvarlamayı,itmeyi, çekmeyi sever.
Desteksiz ayakta durur, yürüyebilir.
Yardımla basamakları tırmanabilir.
Ayaktayken eğilip yerden bir cismi alabilir.
3-6 kelimelik bir dağarcığı vardır.
Sesiyle dikkat çekmeye çalışır.
Etrafındaki cisimleri, kendince adlandırır.
Neden- sonuç ilişkisini anlamaya başlar.
Deneme- yanılma yoluyla kendince tecrübeler kazanır.
Gelişimi nasıl destekleyebilirsiniz?
Ona vereceğiniz peluş hayvanlar, bebekler, kitaplar, oyuncak arabalar bu yaşta her iki cinsiyet için de uygundur.
Müzik kutusu gibi müzikli oyuncaklar, vurup ses çıkaracağı oyuncaklar , yumuşak toplar, itip çekebileceği oyuncalar bu yaş çocuğu için gelişimini destekleyecek araçlardır.
Onun boyama ve çizmesine izin verin.
Ona kitap okuyun, şarkı söyleyin.
Neler yaptığınızı, etraftaki eşyanın adlarını söyleyin .
Yeni bir kelime öğretirken sık sık tekrarlayın, resmini veya kendisini gsterin.
Uyku:
Halen, gün içinde 1-2 şekerlemeye gerek duyar. Gece uykusu öncesi rutin programınıza devam edin. Uyku öncesi banyo ve bir masal okumanız onu uykuya hazırlayacaktır.
Güvenlik:
Plastik poşet, balon ve küçük sert cisimleri bebekten uzak tutun.
Kırılacak, kopacak parçaları olan, keskin kenar ve köşeleri olan oyuncaklardan kaçının.
Solunum yollarına kaçabilecek sakız, patlamış mısır, sosis, kuruyemiş gibi yiyecekler vermeyin.
Kibrit ve çakmakları ulaşamayacağı yerde saklayın.
Soba, fırın, ocak gibi ısı yayan cihazların yanında oynamasına izin vermeyin.
Ocakta arka bölmeleri kullanın, tencere,tava saplarını içeri çevirin.
Çocuğu arabada asla yalnız bırakmayın, yaşına uygun güvenlik koltuğu kullanın.
Taşıt trafiği olan yerlerde gözünüzü ondan ayırmayın.
Su dolu herhangi bir kabı hemen boşaltın.
Tüm ilaç, temizlik maddesi, kozmetik malzemeleri kilit altında bulundurun.
Bardak, şişe gibi şeylerde temizlik malzemesi saklamayın.
16 – 18 AY ARASI ÇOCUK GELİŞİMİ
Fiziksel Gelişim:
Bu dönemde çocuğunuzun fiziksel yeteneklerini ve kapasitesini zorlamaya çalıştığını farkedersiniz. Örneğin yürümeye başladıysa bununla yetinmeyecek, yürürken ağır birşeyler taşımaya ya da yüksek biryerlere tırmanmaya çalışacaktır. Bunlarda başarılı olamayınca hayalkırıklığı yaşaması ve ağlaması normaldir. 17 aylık çocukların %90’ından fazlası yürümenin yanısıra, yerdeki bir nesneye uzanmak için durup eğilme ya da birkaç dakika yere eğilip o nesneyle oynadıktan sonra kalkıp yoluna devam etme gibi hareketler yapabilirler.
Tırmanmak bu dönemde çocuklara son derece heyecan verici bir macera olarak görünür. 17 aylık çocuğunuz sizinle birlikte merdiven çıkarken muhtemelen kucağınızda olmak yerine elinizi tutarak merdivenleri kendi başına çıkmak isteyecektir. Ayrıca evdeki sandalye ve koltuklara tırmanma denemeleri yapacaktır. Evinizde bebeğinizin güvenliği için gerekli önlemleri aldığınız ve onu dikkatle gözetim altında tuttuğunuz müddetçe bu tür tırmanma denemelerini engellemeyin, bunlar bebeğiniz için iyi birer egzersiz olabilir.
Çocuğunuz 17 aylıkken hala yürümüyorsa doktorunuza danışmakta fayda vardır. Bazı bebekler o kadar iyi emekler ki, ayağa kalkıp yürümek için ihtiyaç ya da istek duymayabilirler; kimi bebekler ise düşmekten korktuğu ya da kendine yeterince güvenemediği için yürüme denemelerine karşı isteksiz olabilirler. Daha ciddi bir gelişim problemi de sözkonusu olabilir, bu sebeple size en doğru çözüm yolunu doktorunuz gösterecektir.
Bu dönemde çocuğunuz etrafındaki yeni objelere büyük bir keşfetme merakı içinde yaklaşır. Etrafında bulduğu eşyalara dokunur, onları kavrayıp yakından inceler, ağzına götürüp tadına bakmaya çalışır ya da yere fırlatıp tekrar eline alır. El ve parmaklarını kullanmada gittikçe beceri kazandığını farkedersiniz. Ona kitap okuduğunuzda sizinle birlikte sayfaları çevirmeye başlayacaktır. Eline bir boya kalemi verdiğinizde bununla boyama yapacağının bilincinde olabilir ancak eline geçirdiği herşeyi ya da heryeri boyamaya çalışacağından dikkatli olmanızda fayda vardır.
Çocuğunuz artık sizi ve etrafında sürekli gördüğü diğer yetişkinleri taklit etmeye çalışacak ve tekbaşına ya da yardım almadan yapamayacağı şeyleri yapmak isteyecektir. Böyle durumlarda (tabi güvenli olduğu sürece) ona denemesi için fırsat verin, ancak heran için yakınında yardımına hazır olmayı da ihmal etmeyin. Onun bu hevesini, ona çeşitli işler yaptırarak destekleyebilirsiniz. Örneğin ondan oyuncaklarını oyuncak kutusuna doldurmasını ya da kitapları raflara yerleştirirken size yardımcı olmasını isteyin.
Tuvalet Eğitimi için Uygun Zaman Geldi mi?
Çoğu uzman 18. ayın tuvalet eğitimine başlamak için erken bir zaman olduğunu belirtmektedir; ancak kimi görüşler de bu eğitim için uygun zamanın geldiği doğrultusundadır. Tabii ki kendisi için en uygun zamanı belirleyecek olan çocuğunuzdur, bu sebeple çocuğunuzda tuvalet eğitimine başlayabileceğinizi gösteren sinyalleri takip edin.
Eğer çocuğunuzun eğitime hazır olduğunu düşünüyorsanız, uygulayacağınız bazı yöntemlerle bu eğitimi kolaylaştırabilirsiniz. Bu dönemde çocuklar taklit yoluyla öğrenirler, bu yüzden çocuğunuzun sizin banyoda nasıl davrandığınızı izleyerek taklit etmeye çalışması muhtemeldir. Bu, ona tuvalet eğitimi vermek için iyi bir fırsat olabilir. Ona, tuvalete ya da lazımlığa nasıl oturması gerektiğini gösterebilirsiniz. Eğitim sırasında sevdiği oyuncak hayvanlarını kullanmak da faydalı olabilir. Ancak acele etmenize gerek olmadığını unutmayın; çocuğunuzun tuvalet alışkanlığını kazanması için bir yıl daha geçmesi gerekebilir.
Algısal ve Sosyal Gelişim:
Bu dönemde çocuğunuz etrafında gördüğü insanlara el sallar, gülümser, çeşitli interaktif oyunlar oynamayı sever ve basit emir cümlelerini anlayıp uygulayabilir. Bu üç aylık dönemin sonlarına doğru konuşması, mimikleri ve iletişim kurmaya yönelik çeşitli hareketleri daha anlaşılır hale gelir. Hayvan seslerini de taklit edebilir. “Hayır” kelimesini bu dönemde çocuğunuzdan sıklıkla duyacaksınız. Bu dönemin sonlarında 6-10 kelime kadar söyleyebilir, bazen iki kelimelik cümleler kurabilir.
Bu aylarda çocuğunuz çeşitli durumlara karşı olumsuz tepkiler geliştirebilir. Örneğin kızdığında ya da hayalkırıklığına uğradığında size veya yakından tanıdığı birisine vurarak tepkisini gösterir. Direktiflerinize bilinçli bir şekilde uymama eğilimi de gösterebilir. Örneğin dokunmamasını belirttiğiniz bir eşya ya da objeye sizin gözlerinizin içine bakarak özellikle dokunur. Onun söylediğiniz şeyi anladığı ve mesajı aldığından emin olduğunuz sürece, bu tip küçük inatlaşmalarına sert karşılıklar vermeyin; konuyu büyütmek yerine bir süre için görmezden gelin. Çocuğunuz bu yaşta bile doğru davranışlarının etrafındaki yetişkinlerce pozitif tavırlarla (kucaklama, öpme, gülümseme gibi) ödüllendirildiğini, yanlış davranışlarının ise olumsuz karşılandığını ya da görmezden gelindiğini farketmeye başlayacaktır.
Çocuğunuz için günlük hayat içinde alıştığı bazı rutinler bu dönemlerde çok önemlidir. Örneğin ona her gece uyumadan önce kitap okuyorsanız ve bir geceliğine bunu yapmayı unutursanız, size bunu önemle hatırlatması sizi şaşırtmasın! Çocuklar bu yaşta hayatlarını önceden tahmin edilebilir hale getiren bu rutinleri sever, böylelikle kendilerini güvende hissederler.
Artık yürüyüp konuşabildiği için çocuğunuz, etrafındaki insanlarla özellikle de kendi yaşıtlarıyla daha yakından ilgilenmeye ve iletişim kurmaya başlayabilir. Ancak hala yaşıtlarına birlikte oynanabilecek bir oyun arkadaşından çok, keşfedilecek yeni bir oyuncak gözüyle bakmaları normaldir.
Eğer çocuğunuz diğer çocuklara karşı zarar verici ve sert davranışlarda bulunuyorsa endişelenmeyin ve uygun bir dille ona bu yaptığının yanlış olduğunu anlatın. Onu yaşıtlarıyla birlikte olabileceği ortamlara daha sık götürün; örneğin sizin çocuklarınızla yaşıt çocukları olan annelerle kontak kurup düzenli olarak biraraya gelebilir, çocuklarınızın da birbirlerini oyun arkadaşı olarak kabul edip sosyalleşmelerine katkıda bulunmuş olursunuz.
Bu yaştaki çocuklar için çeşitli denemelerinde başarı kazanmak çok önemlidir.
Sürekli yeni birtakım aktiviteler konusunda kendilerini test eder, kapasitelerini zorlarlar. Örneğin ayakkabılarını kendileri giymeye, yüksek koltuklara ya da sandalyelere tırmanmaya, merdivenleri kendi başlarına çıkmaya çalışırlar. Bunları başaramadıklarında ya da sizin tarafınızdan engellendiklerinde ise oldukça öfkeleneceklerdir. Güvenliğini tehdit edecek bir durum sözkonusu olmadığı ve gözetiminiz altında olduğu sürece onun bu yeni denemelerini engellemeyin.
Kişilik Farkları:
Çocuklar doğdukları andan itibaren kişilik özellikleriyle birbirlerinden ayrılırlar. ABD New York Üniversitesi’nde yapılan bir araştırmada uzmanlar çocukları doğumlarından itibaren mizaçları bakımından 3 gruba ayırmıştır:
- “Kolay” çocuklar olarak tabir edilen ilk grup uyumlu; yemek ve uyku düzenleri açısından problemsiz; etraflarındaki yenİ insanlar ve durumlara kolay adapte olabilen çocuklardır.
- İkinci gruptaki çocukların yeni durumlara ve insanlara uyum sağlamaları biraz zaman alabilmekte; yemek ve uyku düzenlerinde bazen sorunlar görülmekte; bu çocuklar kimi zaman etraflarına karşı olumsuz davranışlar sergileyebilmektedir.
- Uzmanlar, “Zor” çocuklar olarak nitelenen üçüncü gruba her 10 bebekten 1’inin dahil olduğunu belitrmektedir. Bu çocukların yemek ve uyku alışkanlıkları oldukça problemli ve düzensizdir; sık ve yüksek sesle ağlarlar ve etraflarındaki yenilik ve değişimleri kolay kabullenemezler.
Çocuğunuzu büyütürken bu tarz kişilik farklılıklarının olabileceğini gözönünde bulundurun ve çocuğunuzu, yaşıtlarıyla kıyaslayıp gereksiz endişelere kapılmayın. Çocuğunuzun kişilk özelliklerini iyice anlamanız, onu yetiştirirken sizin için faydalı olacaktır.
Huysuzluk Nöbetleri:
Bu dönemlerde çocuğunuz, istediği birşeyi yapmadığınızda ya da istemediği birşeyi yapmak zorunda kalınca, kimi zaman ise ortada görünür hiçbir sebep yokken huysuzluk ve ağlama nöbetlerine tutulabilir. Bu nöbetler özellikle diğer insanlarla birarada bulunduğunuz mekanlarda sizin için zor ve yıpratıcı olabilir. Örneğin kalabalık bir markette, kasada ödeme için kuyruk beklerken çocuğunuz aniden bir ağlama krizine tutulabilir, kucağınızda hiddetle tepinmeye başlar. Sebep beklemekten sıkılması ya da elindeki kurabiyenin tadnı beğenmemesi olabilir. Bu nöbetlerin oluşma sebepleri tam olarak açıklanamamakla birlikte, kimilerine göre bu bebeklikle çocukluk arasında yaşanması olağan bir geçiş dönemi, kimilerine göre ise küçük çocuklar için çözemedikleri ya da anlayamadıkları durumlar karşısında bir rahatlama, stresi dışa vurma yöntemidir. Bu nöbetlerin çocuk açken, yorgunken ya da aşırı uyarılmış durumdayken daha sık meydana geldiği belirlenmiştir. Ancak sebep her ne olursa olsun, çocuğunuzu büyütürken bu tip huysuzluk nöbetleriyle karşılaşmanız kaçınılmazdır. Bu nöbetlerle daha kolay başa çıkabilmeniz için aşağıdaki yöntemler faydalı olabilir;
• Çocuğunuzun huysuzluk nöbetlerini inceleyip analiz etmeye çalışın. Hangi durumlarda daha sık bu nöbetleri yaşıyor belirleyip onu bu durumlardan uzak tutmaya çalışabilirsiniz.
• Çocuğunuzla ortaklaşa yaptığınız bir aktiviteyi sonlandırırken bunu aniden değil, alıştıra alıştıra yapın. Çocuklar genellikle ani değişikliklerden hoşlanmaz ve bunlara karşı olumsuz tepkiler verirler.
• Eğer çocuğunuzun bir ağlama nöbetine kapılmasıyla sonlanacak bir aktivite ya da oyun içinde olduğunu hissederseniz, bunu bir an önce sonlandırıp çocuğunuzun dikkatini başka bir yöne kaydırın.
• Huysuzluk nöbetleri kalabalık içindeyken daha kötü bir hal alır. Bu sebeple çocuğunuzun huysuzlaşmaya başladığını hissettiğinizde onu sakin ve kalabalıktan uzak bir mekana getirip, rahatlaması ve sakinleşmesi için ona zaman tanıyın.
• Bu nöbetler esnasında soğukkanlı ve sabırlı olun. Sizin de sinirlenip bağırmanız sadece durumu daha da kötüleştirecektir.
Aşılar:
- ayda bebeğinizin 5li karma aşısının (Difteri, Tetanoz, Boğmaca, Çocuk felci ve Menenjit aşısı) tekrar dozunun ve Hepatit A aşısının 2. dozunun uygulanması gerekmektedir.
Bebeğinizin gecikmiş aşıları varsa hala tamamlayabilirsiniz.
Bebeğim ve Ben’den Anneye Not:
Bu aylarda kendinize zaman ayırmayı da ihmal etmeyin. Stresten uzaklaşmak ve rahatlamak için düzenli olarak hoşlandığınız aktivitelerde bulunun. Doktorunuzla görüşüp kendinize uygun bir egzersiz programı oluşturabilir; hergün 1-2 saatinizi müzik eşliğinde egzersiz yapmaya ayırabilirsiniz. Ayrıca bu dönemde bebeğiniz sizi taklit etme konusunda oldukça hevesli olacağından, kendinize çok eğlenceli bir egzersiz partneri bulmuş olursunuz!
Soru : 16 aylık bebeğin fiziksel, sosyal ve duygusal gelişimi nasıldır ?
Cevap : Çocuğunuz nasıl değişiyor? Çocuğunuzun dünyayı algılaması hızla gelişiyor. Örneğin artık mum boyanın yenilecek birşey olmadığını biliyor. Artık onları kavrayıp sizin için harika resimler çizebiliyor. Basit oyunları anlayıp, oynayabiliyor, ce-eeee yapmayı seviyor veya vücudun bölümleri söylendiğinde yerlerini gösterebiliyor.
Ancak halen ayakta iken hareketlerine çok hakim değil. Onun için merdivenlerin derinliğini kestiremeyebilir veya size sarılmak için koşarken sendeleyebilir … düşmeden ona hemen sarılın. !
Hayatınız nasıl değişiyor? : Çocuğunuz hayatın zorlukları ile karşılaştığında gözyaşlarına boğulabilir, bağırabilir. Ondan susmasını veya durmasını istemeyin – büyük bir ihtimalle duramaz zaten. Onun yerine sabırlı olun, onu rahatlatmaya hazır olduğunuzu gösterin, ona varlığınızı hissettirin. İlk fırtınayı atlattıktan sonra sakinleşecektir.
Ebeveynlerden İpuçları : Kütüphane – kitapçı eğlencesi “Çocuğunuzu meşgul tutmak zordur. Size bir kitapçıya veya kütüphaneye gitmenizi tavsiye ederim. Kitaplar, kasetler, DVD’ler, özel materyaller, kırtasiye ürünleri arasında çok güzel vakit geçiriyorlar ve onlara bakmak bedava.”
Fiziksel Gelişim : Büyük Tutkular
Çocuğunuz son birkaç aydır etrafını keşfetmekle meşgul – objeleri kavramak, incelemek, onları ağzına almak, yere vurmak gibi. Diğer taraftan onun kendi fiziksel yeterliliklerini sınamayı sevdiğini de farketmiş olmaşısınız. Yürüyebildiğini biliyor yani mutlaka ağır birşeyler örneğin kutular taşımak isteyecektir ve çoğunlukla beceremeyecektir. Artık kanepenin üstüne çok rahat tırmanabiliyor, yani artık sandalyeyi mutfak tezgahının yanına itip, daha yukarılara ulaşıp, oraları incelemek istemesi doğal olacaktır. Eğer halen yapmadı iseniz, bu gibi girişimlerie yönelik evinizi güvenli hale dönüştürün. Mutfaktaki tehlikeli araçları ulaşılabilir mesafeden kaldırın hatta mümkün ise kilit altına alın, sıcak tencerelere dikkat edin. Evdeki temizlik araç, gereç ve ürünlerini, ilaçları sakın açık alanda bırakmayın.
Neler Yapabilirsiniz?
Eğer çocuğunuz kendi fiziksel yeterliliklerini sizinle beraber sınamak istiyorsa, çocuk gelişim uzmanı Marilyn Segal’ın komik oyununu onunla oynamayı deneyebilirsiniz : Onu ellerinden tutun ve sizinle birlikte aşağı eğilmesini sağlayın. Beraber aşağı yukarı eğiliğ kalkarken ona tatlı melodiler mırıldanın :
“Dizlerimizi bükeriz,
Aşağı doğru gideriz,
Ama hep böyle kalmaz,
Sonra yavaş yavaş eski halimize dönerizzzzz ”
Eğer çocuğunuz yürümekte zorlanıyorsa, uzmanların önerdiği çocuğunuzun kendisine güvenini arttıracak şu aktiviteyi deneyebilirsiniz. İlk başta çocuğunuzun sırtı duvara gelecek şekilde ayakta durmasının sağlayın. Siz de onun karşısında bir metre kadar uzakta durun. Elinizi uzatın ve çocuğunuzun ona uzanıp tutmasını sağlayın. Bir, iki adım geri giderek diğer elinizi tutmasını isteyin. Sonra onu tekrar duvar kenarına götürün ve aynı aktiviteyi defalarca tekrarlayın. Giderek daha uzaklaşın ve çocuğunuzun size doğru gelmasını sağlayın.
Diğer Gelişmeler : İstiflemek ve çizmek
16 aylık bebeğiniz artık el ve parmaklarını daha rahat kullanıyor. Artık iki, üç küpü üstüste koyabiliyor ve sonra hemen deviriyor. Siz kitap okurken, o da sayfaları çevirmekte ısrar ediyor ve hatta artık topluca sayfaları baştan sona almak yerine, birer, ikişer çevirebiliyor. Eğer eline renkli boyama kalemi veriseniz artık onunla ne yapacağını çok iyi biliyor ve muhtemelen önüne gelen heryeri çizmeye çalışıyor; kitaplar, duvalar, mobilyalar , kısacası artık onun boyama aktivitelerini çok yakından takip etmelisiniz. Ayrıca dönemine uygun hazıranmış levhalardaki yuvarlak, kare, vs. gibi şekilleri doğru yerlerine yerleştirebiliyor.
Bu parmak boyası için ideal bir zaman. Kendi parmak boyanızı kendiniz de üretebilirsiniz. İki kaşık una biraz su katın ve bir kaç damla gıda boyası ekleyin. Boyamayı çocuğunuz için iyice kolaylaştırmak adına boyamayı yapacağı karton, kağıt, vs malzemeyi masaya veya yere arkasından bantla tutturup, sabitleyin. Sonra büyükçe bir damla boyayı kağıda kondurun ve ona nasıl boyama yapabileceğini gösterin. Eğer onun yaratıcılığını saklamak istiyorsanız, aynı boyutlarda temiz bir kağıdı diğerinin üstüne bastırın ve sonra çekin, kurumaya bırakın.
Konuşma ve Anlama Gelişimi : İnce Beceriler
Son haftalarda, aylarda çocuğunuzun kendi özgürlüğünü test ettiğini gördünüz, ama uzmanlar der ki, eğer bir çocuk kendinin konuşabildiğini anlarsa artık bir birey olduğunu da kavrar. 16 aylık çocuğunuz şu an en fazla altı, yedi tane kelimeyi net söyleyebiliyor, belki daha da fazla. Ama halen sözsüz iletişime daha fazla başvuruyor, eliyle gösteriyor, diğer jest veya miniklerini kullanıyor.
Çocuğunuz şu anda konuşabildiğinden çok daha fazlasını anlayabiliyor. (Çocuklar için anlaşılabilmek adına asıl zor olan konuşmak değil, dudakları, dili ve nefesi arasındaki koordinasyonu kurmaktır) Örneğin birgün ev içinde eşinize kaybolmuş anahtarlarınızın nerede olduğunu sorduğunuzda, size anahtarlarınızın yerini 16 aylık çocuğunuz gösterebilir. Veya ondan ayakkabılarını getirmesini istediğinizde içeri odaya gidip, dolabını açıp, bir dakika sonra ellerinde ayakkabıları ile yanınıza dönebilir, o gerçekten sizin ne dediğinizi anlar.
Neler Yapabilirsiniz?
Onun iletişim becerilerini geliştirirken, sizin de onunla yavaşça ve anlaşılır şekilde konuşun. Çocuğunuz daha küçükken kullandığınız şarkımsı konuşma şeklini artık bıraktınız, ama artık onun dikkatini çekmek için basit kelimeler ve deyimler kullanabiliyorsunuz. Sizin kelimeleri doğru şekilde kullanmanız onun kelimeler üzerinde kafa karışıklığı yaşamamasını sağlar. Ayrıca çocuğunuzu dikkatle dinlemeniz de çok önemlidir.
Diğer Gelişmeler : Beş duyuyu geliştirmek, daha fazla okumak
Çocuğunuz için hergün ayrı bir macera. Onun dokunma, koklama, test etme, ve eline ne geçerse tadına bakma durumlarına siz de şahit oluyorsunuz. Bu şekilde herşeyi araştırarak çocuuklar etraflarındakileri niteliklerine göre ayrıştırmayı öğrenir. Örneğin açık alanda çocuğunuzun bir solucanın peşine düştüğünü izlemek çok keyiflidir.
Bu öğrenme tecrübelerini, çocuğunuzla konuşarak çok daha öğretici hale getirebilirsin. Etrafta duyduğunuz sesleri isimlendirin : “Kuşun sesini duydun mu?” ” Rüzgarla hışırdayan ağaçların sesini duyuyor musun?, “Gelen otomobilin sesini duyuyor musun? ” veya ondan daha spesifik birşey isteyebilirsiniz : ” Hadi bana renkli çiçekler bulmakda yardımcı ol”. Gözlemlemek, dinlemek, araştırmak çocuğunuzun önemli duyularının gelişmesine yardımcı olacaktır.
16 aylık çocuğunuz artık aynı yerde birkaç dakikadan fazla oturmak istemiyor, artık ona hikayeler okumanıza daha çok ilgi gösteriyor. Sakın kitap okurken, size resimleri gösterdiğinde, sizi dinlemiyor diye hayal kırıklığına uğramayın. Çocuğunuzun bir diğer sevdiği şey de baktığı kitapta bildiği resimleri gördüğünde onların isimlerini stekrar tekrar söylemektir ( örneğin tok, kuş, kedi, vs. ) . Eğer ona “kuş nerede?” diye sorarsanız, size heyecanla gösterecektir. Ayrıca sizinle birlikte sayfaları çevirmeye bayılır.
Sosyal ve Duygusal Gelişim : Diğer Çocuklarla İletişim
Bu erken yaşında bile çocuğunuz olumlu davranışları nedeniyle ödüllendirildiğini öğrenir; sarılmalar, öpücükler, alkışlar. Etrafındaki insanların doğru bulmadığı şeyler yaptığında ise olumsuz tepki gördüğünü, cezalandırıldığını anlar. ( hatta farklı insanların aynı şeye farklı tepkiler verdiğini bile anlar)
Çocuğunuzda gözlemleyeceğiniz sosyal etkileşimler şu anda temel seviyede : el sallamak, gülmek, cee-e oynamak, basit talimatları takip etmek. Ama bütün bu gelişimler çocuğunuzun kendi tarzında olacaktır. 16 aylık bebeğiniz siz ona ne verirseniz, onu alır ve size de yansıtır. Siz eğer onu öper, sarılırsanız, o da size aynı şeyleri yapacaktır.
Diğer Gelişmeler : Bireysel farkındalığı geliştirmek
Bir yeni doğan kendisi ile annesi ve hatta etraftaki obleri bile ayırdedemez. Etrafındaki dünyayı tatmak, dokunmak, gülmek, ve duymak zaman içinde onun ayrı bir varlık olduğunu anlamasını sağlar. Çocuğunuz 16 aylık olduğunda artık bir birey olduğunu bilir, ama sizi bir uzantısıymışsınız gibi kullanır. Örneğin erişemediği bir oyuncak gördüğünde, sizi o yöne iter ve oyuncağı alarak ona vermenizi ister.Veya merdivenlerden çıkarken rahat değilse, elinizi kavrar ve sizden yardım ister.
Bu dönemde çocuğunuz güçlü ve dünyanın merkezinde olduğunu bilir. Sizin onun gelişimleri nedeniyle duyduğunuz heyecanınızı, takdirinizi, ilginizi daha fazlasını sağlayabilmek için kullanır . Yaptığı herşeyde başarılı olmak ister. Kendinden çok daha büyük veya ağır objeleri taşımaya kalktığında aman etrafta olun. Ona yardım etmekten çok, onun çabasını takdir edin. Eğer başarısız olursa bırakın kendi hayal kırıklığı ile yüzleşsin, yakında bir daha dener ve başarılı olur.
Ona kendi kendine birşeyler yapma imkanı verebilirsiniz. Örneğin küçük çocuklar için yemek yapma setlerinden alabilir, onun yaptığı yemekleri karşılıklı keyifle tadabilirsiniz.
Kaynak : Babycenter.com