Çocuklar canımız ciğerimizdir, onları el bebek gül bebek büyütmeye çalışırız. Fakat bazı çocuklar bazı dönemlerde anne ve babalarının söylediği sözlere pek kulak asmazlar.
Özellikle okul öncesi dönemde bazı çocuklar ebeveynleri karşısında umursamaz bir tavır takınabiliyor. Fakat bu durum hemen canınızı sıkmasın. Eğer çocuğunuzun git gide daha umursamaz bir hal aldığını görüyorsanız hemen harekete geçmelisiniz. Bu açıdan aşağıda sizlerle paylaştığımız önerilere ihtiyacınız olacak.
Ona söylediklerinizi duyurabilmek için farklı yöntemler deneyebilirsiniz
– Söylediklerinizde açık ve gerçekçi olun. Çocuğunuza yapmasını söylediğiniz şeyin açık ve net olmasına dikkat etmelisiniz.
– Aynı zamanda istediğiniz şeyin çocuğunuzun kapasitesi ile sınırlı olmasına da özen göstermelisiniz.
– Okul öncesi dönemdeki çocuğunuza “odanı temizle” demeniz onun kapasitesini aşacağı için yerine getirmesi pek mümkün olmayan bir istektir.
– Onun yerine “tshirtünü dolabına koyar mısın” demeniz daha gerçekçi olacaktır.
– Çocuğunuza “yemek yemeye hazırlan” demek yerine, “ellerini yıka ve masaya gel” demeyi tercih edebilirsiniz. Ondan yapmasını istediğiniz görevleri önceden öğretmenizde yarar vardır.
– Akşam yemeği sonrası masayı toplamaya yardım etmesini istiyorsanız öncelikle nasıl yapması gerektiğini, tabaktaki yemeği nasıl temizlemesi gerektiğini ve bulaşık makinasına koyması gerektiğini göstermelisiniz.
– Çocuğunuz sizin söylediklerinizi umursamaz görünüyor olabilir. Ancak bunun sebebi sizin söylediklerinizi anlamamasından kaynaklanabilir.
– Yapmasını istediğiniz konuları basamaklara ayırarak ondan istemenizde yarar vardır. “Lütfen odana gidip kirli çoraplarını bana getirebilir misin” dediğinizde onun için açık bir yönlendirme yapmış olursunuz.
– Okul öncesi dönemde çocukların 2 ya da 3 adımdan uzun talimatlarınızı anlamakta zorlanabileceğini unutmayın. Çocuğunuza istediklerinizi yapması için zaman verin. Parka gidip oyun oynarken bir anda “haydi gidiyoruz” demek yerine ona zaman tanıyarak “bir kaç dakika sonra gideceğiz” diyerek uyarıda bulunmanızda fayda vardır.
– İstediklerinizi yapması için çocuğunuzu sürekli motive etmeyi deneyebilirsiniz. Sadece siz istediğiniz için yapmak zorunda olması onu isteksiz kılıyor olabilir. Çocuklar iltifat almayı, sizin tarafınızdan takdir görmeyi çok ister. Ayakkabılarını kendisi giydiği zaman onunla gurur duyduğunu söylemeniz hoşuna gider, ya da söylediklerinizi yaptığında ne kadar iyi bir dinleyici olduğunu vurgulamanız ve onu takdir etmenizden fazlasıyla mutlu olacaktır.
– Çocuğunuza yapmasını istediğiniz şeyleri yaptırabilmek için “hayır” kelimesi yerine alternatifler arayın. Arabada arabada koltuğunda gitmek, yemeğini masada yemek gibi mutlaka uyulması gereken kurallar haricinde daha esnek olmayı deneyebilirsiniz. Örneğin paten kaymayı denemek isterse deneyebileceğini söyleyebilir ya da baban sana yardım eder diyerek onu cesaretlendirebilirsiniz. Sokakta top oynamak istemesi gibi durumlarda“hayır” demeniz gerekebilecektir.
– Sadece koşulsuz hayır denmesi gereken konulara karşı gelirseniz ve diğer konularda çocuğunuza uygun ortamı yaratırsanız sizinle daha az mücadeleye girecektir. Çocuğunuzun hislerine karşı anlayışlı olmaya çalışın. Çok sevdiği bir oyuncağıyla oynarken bir anda “haydi onu bırak ve yemeğe gel” dediğinizde hayal kırıklığına uğrayacaktır. Ona hazırlanması için zaman tanımalısınız.