En uzun gece ve kışın ilk günü olarak bilinen 21 Aralık, Gregoryen Takviminde ‘kış dönümü’ olarak bilinir. Kökeni çok eskiye dayanan nar kırma geleneği bir batıl inanç olsa da, birçok kişi tarafından bolluk ve bereketin sembolü olarak düşünülür.
Nar kırma veya nar patlatma olarak bilinen bu gelenek, kış dönümü olarak bilinen 21 Aralık’ta veya yılbaşı gecesinde yapılır. Bu geleneği yapmak için bir adet nar alınır ve evin kapısının önünde hızla yere atılarak patlatılır. Nar taneleri ne kadar çoksa ve ne kadar uzağa giderse bolluk ve bereketin o kadar çok olacağına inanılır. Ancak temizlemesi çok zor olduğu için, genellikle nar bir poşete koyulur ve ağzı sıkıca bağlanır. Poşetle birlikte yere atılır. Bu sayede narın etrafı kirletmesi de önlenmiş olur. Daha sonra poşetteki nar isteğe göre saklanabilir. Daha önce dediğimiz gibi nar kırma geleneğinin amacı, yeni yılın bolluk ve bereket içinde geçmesi olarak düşünülmektedir.
Narın Tarihteki Önemi
Yunan mitolojisinde çok önemli bir yere sahip olan nar, doğurganlığı ve bereketi temsil eder. Eski Mısır’da ise din adamları tarafından kutsal sayılmıştır. Bu yüzden Eski Mısır mimarilerinde ve motiflerinde nara rastlamak mümkündür. Musevilik’te kutsallık ve doğurganlık, Hristiyanlıkta ise kıyamet günü ve sonsuz hayatı sembolize eder. Budizm’de ise evinde nar olanların kötülüklerden uzak kalacağı inanılışı vardır. Son olarak Kur’an-ı Kerim’in 3 yerinde de nardan bahsedilir.
Her kültürde bereket ve bolluğu simgeleyen nar, Osmanlı döneminde erkeklerin sevdiği kızlara evlenme teklifi etmek için verdiği önemli sembollerden biriydi. Anadolu’da bereket tanrıçası figürlerinin elinde tuttuğu bu meyve, birçok kültür ve toplumda olumlu bir anlam ifade etmektedir.
Nar Kırma Geleneği Nereden Geliyor?
Nar kırma geleneği, her ne kadar Anadolu geleneği olarak görülse de, aslında Yunan mitolojisine dayanır. Üstelik yalnızca Türkiye’de değil, dünyanın birçok farklı yerinde de bilinen ve yapılan geleneklerden biridir.
