Maddenin özelliklerini koruyan en küçük parçacığına atom denir. Hava ,su ,dağlar ,hayvanlar ,bitkiler, insan vücudu ,koltuk, televizyon ,kısacası en ağırından en hafifine kadar gördüğümüz ve dokunduğumuz hissettiğimiz her şey her madde atomlardan meydana gelmiştir. Atomlar öyle küçük parçacıklardır ki en güçlü mikroskoplarla dahi bir tanesini görmek mümkün değildir. Bir atomun çapı ancak milimetrenin milyonda biri kadardır .Bu küçüklüğü bir örnekle açıklayacak olursak elinizde bir anahtar olduğunu düşünün kuşkusuz bu anahtarın içindeki atomları görebilmeniz mümkün değildir. Atomları mutlaka görmek istiyorum diyorsanız elimizdeki anahtarı dünyanın boyutlarına getirmeniz gerekecektir elimizdeki anahtar dünya boyutunda büyürse işte o zaman anahtarın içindeki her bir atom bir kiraz büyüklüğüne ulaşır ve siz de onları görebilirsiniz.
Atom içerisinde bugüne kadar yaklaşık 35 tane parçacık tespit edilmiştir. Bu taneciklere atom altı partikülleri denir. Atom, çekirdek ve yörünge olmak üzere iki kısma ayrılır. Bu taneciklerden proton ve nötron atomun çekirdeğinde, elektron çekirdeğin dışındaki yörüngede bulunur. Atom çekirdeğinde bulunan artı yüklü protonları birbirlerini itmelerini engelleyen yine çekirdekte bulunan yüksek olan nötron tanecikleridir.
Yörüngedeki elektronlar ise, ışık hızına yakın bir hızla çekirdek çevresinde dairesel bir yörünge izlerler bunların çekirdek üzerine düşmesini engelleyen merkezkaç kuvvetidir. Elektronlar eksi yüklüdürler ve proton ve nötronlar dan daha hafiftirler. Protonlar ,artı yüklüdür. Kütleleri elektronunkinin yaklaşık 1839 katıdır. Nötronlar ise yüksüzdür onlarında kütlesi elektronunkinin yaklaşık 1839 katıdır. Proton ve nötronlar kuark denilen parçacıkların birleşiminden meydana gelir .Sonuç olarak kuarklar bir araya gelerek proton ve nötronları , elektronlar bir araya gelerek atomları, atom molekülleri moleküllerde maddeyi oluşturur .Bir atomdaki elektronların sayısı, bu atomun atom numarasını verir. Bu sayı aynı zamanda bu atomun çekirdeğinde ki proton sayısına daha eşittir. Proton ve nötron sayıların toplamı ise atomun kütle numarasını verir. On dokuzuncu yüzyılın ilk yarısında bu yana çok sayıda bilim adamı atomun sırlarını ortaya çıkarabilmek için gece gündüz çalıştılar. Atomun şekli ve hareketi yapısı ve diğer özelliklerini gün ışığına çıkaran bu çalışmalar, maddeyi ezeli ve ebedi bir varlık olarak kabul eden klasik fiziğin temelleri modern fiziğin temellerini attı.
