Dünyanın etrafını saran çoğunlukla gaz ve buharlardan oluşan saydam ve renksiz katmandır. Ancak atmosferin içerisinde bulunan su buharı güneşten gelen ışınların bir prizma gibi kırarak ışınların mavi görünmesine sebep olur .Atmosferin bu mavi görünümü okyanus ve denizlerin üzerine yansıyarak aslında renksiz olan su kütlelerinin mavi görünmesini sağlar. Atmosferin ortalama kalınlığı 10 bin kilometredir. Ekvatorda kalınlık fazla ,kutuplarda ise azdır .Atmosferin alt katları diğer katlarına oranla daha sıcaktır. Çünkü atmosfer yerden yansıyan ışınlarla ısınır atmosferin yoğunluğu yerden yükseldikçe azalır. Ağır gazlar ,alt tabakalarda hafif gazlar üst tabakalarda toplanmıştır. Her zaman bulunan ve miktarı değişmeyen gazlar y,üzde 78 azot, yüzde bir oksijen, yüzde bir asal gaz vardır. Her zaman bulunan ve miktarı zaman zaman değişen gazlar su buharı ve karbondioksittir. Atmosferin yüzde 3 ünü oluşturan CO2 iki katına çıkması halinde yeryüzünde sıcaklık artar. CO2 yarıya düşmesi halinde yeryüzünde sıcaklık azalır. Dünyayı çepeçevre kuşatan atmosfer, canlılığın devamı için son derece hayati işlevleri yerine getirir. Dünyaya doğru yaklaşan irili ufaklı pek çok göktaşını eriterek yok eder ve bunların yeryüzüne düşerek canlılara büyük zarar vermesini engeller. Bunun yanı sıra uzaydan gelen ve canlılar için zararlı olan ışınları da filtre eder. Atmosferin bu özelliğinin en çarpıcı yönü atmosferin sadece zararsız orandaki ışınları yani görünür ışık kızılötesi ışınlar ve radyo dalgalarını geçirmesidir. Bunların tümü yaşam için gerekli ışınlardır. Örneği atmosfer tarafından belirli oranlarda geçmesine izin verilen ultraviyole ışınları bitkilerin fotosentez yapmalarını ve dolayısıyla tüm canlıların hayatta kalmaları açısından büyük önem taşır .Atmosferin koruyucu özelliği bunlarla da kalmaz. Dünya, uzayın ortalama -270 derecelik dondurucu soğuğunda yine atmosfer sayesinde korunur. Atmosfer, güneş ışınlarının kalmasını sağlayarak gölgede kalan kısımlarında aydınlanmasını sağlar.
Atmosfer 7 katmandan oluşur. Katmanlar basınçları ve bunları oluşturan gazların değişimi gibi belirgin fiziksel özelliklerle birbirlerinden farklılaşırlar. Katmanlar sırasıyla troposfer, stratosfer, mezosfer, termosfer, ekzosfer, iyonosfer, manyetosfer’dir. Atmosferin dünyaya en yakın katmanı troposfer’dir. Tüm gazların yüzde 70 ini bulunduğu bu katmanda yoğunluk en fazladır .Su buharının tamamı troposferde bulunduğu için tüm meteorolojik olaylar bu katmanda oluşur .Yerden yüksekliği 6-16 kilo metre arasındadır. Troposferin üzerindeki katman ,stratosper’dir. Sıcaklık her yerde yaklaşık 50 santigrat derecedir. Üst sınırı yerden 25-30 kilo metre yüksekliğindedir .Stratosferin üzerindeki tabakaya ise mezosfer denir. Kalınlığı 30-80 kilometre arasında bir ve iki kısımdan oluşur. Ozonosfer isimli kısımda ozon gazı bulunmaktadır .Güneşten gelen zararlı ultraviyole ışınları ozon gazı tarafından tutulur .Bundan dolayı canlılar için koruyucu bir katmandır. Kemosfer isimli ikinci kısmı ise gazların iyonları ayrılmaya başladığı yerdir .Mezosferin üzerinde termosfer yer alır .İyonize olmuş gazlar termosfer içinde iyonosfer adı verilen başka bir katman oluşmuştur. dünya atmosferin en dış tabakası ise 450 kilometreden 960 kilometreye kadar uzanır. Buna da ekzosfer adı verilir. Burada yer çekimi çok azaldığından gazlar çok seyrektir. Hidrojen ve helyum gibi hafif gazlar bulunur ve atmosfer ile uzay arasında geçiş alanıdır.