Diş ağrısı hiç kimsenin yaşamak istemediği bir durumdur. Diş ağrılarında tek bir dişin gösterilmediği ve diş hekimlerini de yanıltabilen, kaynağının tam olarak bilinmediği ve anlaşılamayan ağrılar yansıyan diş ağrısı olarak düşünülebilir.
Yansıyan ağrı ne demektir?
Diş ağrısının asıl kaynağını yansıtmayan ağrılara yansıyan ağrı denmektedir. Üst dişinin ağrıdığı şikayetiyle hekime giden bir kişinin, aslında ağrıyan dişinin gösterdiği diş olmadığı alt taraftaki başka bir dişteki çürükten kaynaklandığı durumdur. Kulağa sirayet eden ağrıların bazıları da gömülü olan yirmi yaş dişleridir. Kişi ağrının nereden geldiğini anlayamaz ve bu onun elinde olan bir şey değildir. Bu durum, kişinin yüzündeki karmaşık damar ve sinirlerden kaynaklanmaktadır.
Karmaşık olan bu yapıyı tanımlamak gerekirse; Sinir iletimini tıpkı elektrik telleri gibi düşünelim. Bir uyaran olduğunda sinirler bunu beyine iletmekle görevlidir. Uyaranın soğuk ya da sıcak bir içecek olduğunu düşünelim ve dişlerde de sinirler bu uyaranı algılayacak şekilde konumlanmış olsunlar. Sinirin uyarılması ile bilgi beyne iletilir. Üst çene ve alt çenedeki sinirlerin aynı yere bağlandığını düşünelim. Bu durum sinir iletiminde ağrılı hallerde yanlış algıya sebebiyet verir. Yüzdeki sinirler beyindeki havuzcuklara giderler ve bunlar birbirlerine yakındırlar. Bundan dolayı da üst dişin ağrısı alt dişe, alt dişinki de üst dişe ve çeneye vurur.
Genellikle üst azı dişlerinin sinüslere olan yakınlığı sebebiyle, sinüzit ağrısının dişerle sirayet etmesidir. Daha çok aığr seyretmiş olan bir grip sonrasında ortaya çıkmaktadır. Ağrı zonklama şeklinde sanki üst dişlerin tamamı çıkacakmış gibi olur. Dişlerin birbirlerine çarpmasıyla da ağrı oluşmaktadır. Ağrı duyulan bölgedeki dişler şayet sağlamsa, o zaman sinüzit tanısı koymak kolaylaşır. Bunla birlikte sinüzite ilaveten çürük veya dolgulu bir diş varsa, ağrının dişten geldiği düşünülerek hekime gidilir. Hekimin alacağı diş röntgeniyle ya da başkaca tekniklerle tanı konulur.
Yirmi yaş dişlerinin gömülü ya da bazen de yarı gömülü olanları yansıyan diş ağrısına sebep olabilmektedir. Alttaki yirmi yaş dişi kulağa kadar ulaşan ağrı yapar ve bazen kulak ağrısı ile karıştırılır. Kulak ağrısı şikayetiyle doktora gidildiğinde ağrının sebebi bulunamazsa gömülü yirmi yaş dişinden şüphelenilmelidir. Bu dişilerin ağrısı öndeki keser diş gruplarına da vurabilmektedir. Üst kısımdaki gömülü ya da yarı gömülü olan dişler de şakaklara kadar vuran ağrıya sebep olabilmektedir. Sürekli tek tarafta çiğneme yapmak veya diş gıcırdatmak çene eklemlerinde problem yaratabilir. Bu problemlerden dolayı da kulak ağrısı veya kulak çınlaması sorunlarını beraberinde getirir.
Gömlü yirmilik dişlerin ağız içinde yerlerini almalarını sağlamak için, diş önünde yer alan dokuyu itme ve eritme işlemi yapılabilir. Şayet gömülü olan diş başka bir dişe yaslanmış durumdaysa o dişe zarar verir ve ağrıya sebep olur. Dişin dış kısmında çürük yokken sıcak ve soğuğa karşı aşırı hassas olur. Özellikle alt gömülü yirmilik diş öndeki büyük azı dişine yaslandığında, o dişin kök kısmında tahribat yapabilir ve aşırı hassasiyete yol açabilir. Dışında çürük olmayan ancak aslında ağrı yapan bir dişten şüphelenilmediğinde, ağrının kaynağı olarak başka bir diş düşünülebilir. Buradaki durum oldukça karışıktır. Asıl ağrı kaynağı olan diş sorunsuz olarak düşünülmekte ve ağrının kaynağı olarak başka bir diş gösterilmektedir. Günümüz teknolojileri ve teknikleri ile bu tür durumların aydınlatılması çok daha rahat bir hale gelmiştir.