Latince dilinde yer alan “farenks” kelimesi ile “itis” kelimelerinin bir araya getirilmesi süreciyle oluşan faranjit kelimesi, anlam olarak insan organizmasında yer alan yutak bölgesinde oluşabilen iltihaplanmaları ifade etmektedir. Pek çok çeşitte kendini belli edebilen bu hastalık, ağırlıklı olarak boğaz bölgesinde oluşabilen iltihaplı ağrılanmalar şeklinde kendini göstermektedir.
Özellikle kış aylarında mevsim şartlarından dolayı daha sıklıkla yakalanılan faranjit hastalığı, boğazın arka kısmında kalan duvar yapısında metabolizmanın göstermiş olduğu tepkimelerle, mikrobik sebeplerle, bulunulan ortamın tozlu yapısına ve soğukluğuna vücudun gösterdiği tepkimelerle ortaya çıkmaktadır.
Bir birey faranjit hastalığına yakalandıktan sonra ilk belirtiler olarak boğaz bölgesinde kuruluk hissetmektedir, ses yapısında kısıklıklar meydana gelmektedir, boğaz bölgesinde ağrılanma ve bu ağrılanmadan dolayı yutkunma koşullarında zorluk çekmektedir; bunların dışında da hem yiyeceklere hem de dış ortamdaki tozlara vs. hassasiyet yaşamaktadır.
Faranjit vücutta zirve yaptığı dönemlerde; boğazda can yakıcı ve ağrılı tahrişlere, bademciklerin ve boğaz yapısının hastalıktan dolayı giderek kızarmasına ve sürekli olarak geniz akıntısının yaşanmasına neden olmaktadır. Bademcikler de bir yandan şişerek hem yutkunmayı giderek zorlaştırır hem de ağrı yapması nedeniyle birey adına olumsuz koşulların artmasına neden olmaktadırlar.
Faranjit hastalığının nedenlerinin, bazı meslek dallarının içerisinde bulundukları koşullarda da bağlantılı olduğu görülür. Örnek verilmesi gerekirse; ses sanatçılığı yapan pek çok kişinin (tiyatro oyuncusu, sinema oyuncusu, opera sanatçısı, ses sanatçısı vb. meslekler) seslerini sürekli olarak yüksek makamdan kullanmaları gerektiği için zaman içerisinde boğazlarında bir takım aşınmalar meydana gelebilmekte ve yutak bölgelerinde faranjit hastalığı daha sıklıkla oluşabilmektedir.
Faranjit hastalığıyla uğraşan kişilerde, sıklıkla yiyeceklere karşı bir hassasiyet oluştuğu da gözlemlenmektedir. Bu sebepten ötürü faranjit problemiyle uğraşan kişilerin mutlaka yeme içme programlarına dikkat etmeleri önerilmektedir. Yani ekşi tattaki yemeklerle, acı tattaki yemeklerle, asit içeren içeceklerle beslenmeyi bir kenara koyarak bunun yerine daha organik, daha sıvı nitelikteki gıdalarla beslenmeleri tavsiye edilmektedir. Tabi bu dikkat etme sürecinde de bir uzman yardımı alarak profesyonel ellerde faranjit hastalığını atlatmak adına gerekli yaptırımları almak da gerekmektedir.
Faranjitin tıbbi tedavisi nedir?
Faranjit hastalığının ortadan kaldırılması adına uygulanan tedavi süreçleri antibiyotik kullanımıyla ilerlemektedir. Hastalığı meydana getiren bakteriler ortadan kaldırıldıktan sonra kişi çok hızlı bir iyileşme süreci geçirmektedir. Antibiyotik tedavisinin yanında bir de bireyi rahatlatacak faranjite iyi gelen ilaç çeşitlerinden olan alerji giderici ilaçlar ve öksürük giderici ilaçlar da kullanılabilmektedir.
Faranjit için bitkisel tedavi yöntemleri nelerdir?
- Zencefil : Çok iyi bir mikrop kırıcı olan zencefil, aynı zamanda üst solunum yollarını da açabilmek adına kullanılacak çok iyi bir doğal üründür. İçeriğindeki ürünler sebebiyle faydalı bir antioksidan olan zencefil, hem çayı hazırlanarak hem de salatalara katılarak kolaylıkla tüketilebilmektedir.
- Sarımsak : Sarımsakla alakalı 2006 senesinde uzmanların yaptıkları bir araştırma sonucu olarak düzenli bir biçimde sarımsak tüketen kişilerin hem kalp hastalıklarına hem de damar hastalıklarına diğer insanlara nazaran çok daha az oranlarda yakalandıkları gözlemlenmiştir. Faranjit hastalığı için de çok etkili bir ürün olan sarımsak, hastalıktan kaynaklanan göğüs ağrılarının da giderilmesi adına birebirdir.
- Nane : Normal şartlarda zaten ferahlatıcı etkisiyle bilinen nane, faranjit gibi hastalıklarda ağrıyı ve tahrişi önleyici en önemli bitkisel ürünlerden biridir. Naneyi çiğneyerek tüketmek ya da kaynattığınız süreçte buharını solumak, boğazların tahriş olmuş kısımlarını rahatlatarak hem daha rahat nefes almanıza hem de daha rahat yutkunmanıza yardımcı olmaktadır.
- Fesleğen : İçeriğinde bol miktarda antioksidan bulunan fesleğen tüketimi sonrasında, hem üst solunu yollarında hem de bademciklerde oluşan ağrılar ve tahrişler hissedilir şekilde azalabilmektedir. Fesleğenin faydalarından yararlanmak isteyen faranjit hastalarının bu bitkinin yapraklarını çiğ bir şekilde çiğnemeleri ya da suda kaynatarak içmeleri yeterli olmaktadır.
- Bal : Çok eski yüzyıllardan beri onlarca sağlık sorununa doğal bir şifa kaynağı olması açısından kullanılan bal, hala günümüzde pek çok hastalıkta ve tabi ki faranjit hastalığında da güçlü bir iyileştirici olarak kullanılmaktadır. Balın içindeki mikrop yok edici özelliği ve antibiyotik özellikleri sayesinde faranjitle alakalı sorunlar etkili miktarda azalmaktadır.