İslam Nedir ve Şartları Nelerdir?
Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.v), Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna şu cevabı vermiştir: “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir.” Bu beş temel esas, İslam’ın şartları olarak bilinir ve Müslümanlığın temel direklerini oluşturur.
İman Nedir ve Nelere İnanmayı Gerektirir?
Aynı hadiste “İman Nedir?” sorusuna ise Peygamber Efendimiz (s.a.v) şu şekilde cevap buyurmuşlardır: “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir.” Bunlar imanın altı şartıdır ve kalben tasdik edilmeleri gerekir. İman, İslam’ın temelini oluşturan inanç bütünlüğüdür.
İhsan Ne Demektir?
Cibril hadisinde geçen “İhsan Nedir?” sorusuna Rasûlullah Efendimiz (s.a.v) şu muhteşem cevabı vermiştir: “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor.” (Müslim, Îmân 1, 5; Buhârî, Îmân 37). İhsan, kulluğun en yüksek mertebesi, Allah’ı sürekli görüyormuşçasına bir bilinç ve samimiyetle ibadet etme halidir.
Kuran ve Sünnet Neden Önemlidir?
Kuran-ı Kerim, Allah tarafından Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen son ilahi kitaptır. İçerdiği ilahi emirler ve Peygamber Efendimizin (s.a.v) Sünneti (uygulamaları, sözleri ve onayları), tüm Müslümanlar için yol gösterici birer rehberdir. Peygamberimiz (s.a.v), 23 yıllık peygamberlik hayatında bizlere bu iki değerli mirası bırakmıştır. Nitekim bir hadis-i şerifte şöyle buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.) Bu iki kaynağa bağlı kalmak, doğru yolda kalmanın güvencesidir.
Tasavvufun Amacı Nedir?
Tasavvuf, Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatı ve iman mertebesini ihsan ufkuna taşıma yoludur. Tasavvufi yola girmenin temel gayesi, istikamet üzere, yani dosdoğru bir şekilde yaşayabilmektir. İstikamet ise, Kitap (Kuran) ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî öğretileri kalbî bir derinlikle idrak edip hayatın her alanında samimiyetle ve coşkuyla yaşamaktır.
Dua Etmenin Önemi Nedir?
Dua, kulun Allah Teâlâ ile doğrudan irtibat kurması, O’na gönülden yönelmesi ve ihtiyaçlarını, dileklerini aracısız bir şekilde arz etmesidir. Hadis-i şerifte, “Bir şey istediğin vakit Allah’tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah’tan dile!” (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307) buyrularak, tevekkülün ve talebin yalnızca Allah’a yöneltilmesi gerektiği vurgulanır. Dua, kulluğun önemli bir parçasıdır.
Zikir Nasıl Yapılır ve Faydaları Nelerdir?
Zikir, “hatırlamak”, “anmak” demektir ve tüm tasavvufi terbiye yollarında Peygamberimizden (s.a.v) miras kalan önemli bir esastır. Allah’ı hatırlamak çeşitli şekillerde olabilir: Kur’an okumak, dua etmek, istiğfar etmek (bağışlanma dilemek), tefekkür etmek (Allah’ın yarattıkları üzerinde düşünmek), “Elhamdülillah” gibi şükür ifadeleri kullanmak zikirdir. Zikir, açık veya gizli, belirli sayılarda ve farklı şekillerde yapılabilir. Kuran’da belirtildiği gibi: “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28). Zikir, kalbe huzur ve sükûnet verir.
İlmihal Bilgisi Neden Gereklidir?
İlmihal (ilm-i hâl), kelime anlamıyla “durum bilgisi” demektir. Terim olarak ise, her Müslümanın dinî yaşantısını doğru bir şekilde sürdürebilmesi için bilmesi gereken temel fıkhi (hukuki ve ibadetle ilgili) bilgileri ifade eder. Müslüman olmanın ve İslam’ın gereklerini yerine getirmenin ön şartı olan bu temel bilgiler (namaz, oruç, abdest vb. konular) ilmihal kitaplarında toplanmıştır.
Maşallah Ne Anlama Gelir ve Neden Söylenir?
“Maşallah” (Arapça: مَا شَاءَ ٱللَّٰهُ), “Allah ne dilediyse (o olmuştur)” anlamına gelir. Bu ifade, Allah’ın iradesinin her şeyin üstünde olduğunu, her olayın O’nun dilemesiyle gerçekleştiğini belirtir. Kur’an-ı Kerim’de (Kehf Suresi, 18/39) bir bahçeye girildiğinde nimetler karşısında “Mâşallah, lâ kuvvete illâ billâh” (Allah dilemiş de olmuş, kuvvet yalnız Allah’a aittir) denilmesi tavsiye edilir.
Günlük hayatta ise “Maşallah” tabiri, genellikle beğenilen, hoşa giden bir şey görüldüğünde nazar değmesini önlemek amacıyla, “Allah kötü bakışlardan saklasın, ne güzel!” anlamında kullanılır. Bu, Müslümanlar arasında yaygın bir gelenektir. Güzel bulunan çocuklara, eşyalara veya mekanlara nazar boncuğu ile birlikte “Maşallah” yazılı objelerin takılması da bu adetin bir parçasıdır. Peygamberimizin (s.a.v) de hoşa giden bir şey görüldüğünde “mâ şâallah lâ kuvvete illâ billâh” denilmesini tavsiye ettiği rivayet edilir (Beyhakī, Şuʿabü’l-îmân, IV, 90).