Atatürk’ün hazır cevapları ve Atatürk’ün hazır cevaplılığı özelliği

Atatürk’ün hazır cevapları ve Atatürk’ün hazır cevaplılığı özelliği, Atatürk’ten en güzel hazır cevaplar, Atatürk’ün en iyi hazır cevapları

kurtulus ve canakkale savaslarindan sonra ataturku ziyarete gelen ingiliz kralini ataturk odasinda karsilarken.ingiliz krali sorar “tamam da tum bu savasların zorluklarin ustesinden gelerek nasil boyle bir vatana sahip oldunuz” diye ataturk cevap vermeden yaverini cagirir ve masada bulunan silahi gostererek yaverinin kendisini vurmasini emreder yaver hic tereddutsuz silahi alir ve kafasina sikar ama silah bostur.ataturk yaverini gostererek ISTE BOYLE der.


kurtulus savasi sonrasi fransa krali ataturku ziyeret eder.ataurk onu sivil kiyafetleri ile karsilama salonunda karsilar.fransa krali direk konuya girerek akdeniz ve guneydogunun kendilerine verilmesi konusunda konusmaya baslar.ataturk kraldan musade ister ve yukari kata cikar 5 dk sonra merdivenlerden uniformasiyla inen ataturk kralin karsisina gelir ve SİMDİ KONUSALİM der.


Tarihin ender yetiştirdiği bir büyük olan Atatürk’ümüzü,dünyanın devlet başkanları, krallar, onu görmek, tanışmak için yurdumuza gelirlerdi. İngiltere Kralı Edvard da özel yatıyla İstanbul’a gelmişti. Atatürk, konuğunu Dolma bahçe Sarayı’nın rıhtımında karşıladı. Kral onuruna, akşam büyük bir şölen veriliyordu. Ziyafet sofrasına hizmet eden garsonlardan biri, elinde getirdiği tepsiyle, ayağı halıya takılarak yere yuvarlandı. Atatürk, Krala eğilerek şöyle dedi: Majeste, Türk ulusuna her şeyi öğrettim, yalnız UŞAKLIĞI ÖĞRETEMEDİM!


Atatürk,gittiği her yerde,en az bir okula,uğrardı.Gençlerle ve öğretmenlerle konuşmak,O’nun en özlü zevklerinden biriydi.
Bir gezisi sırasında,bir köy okulunun önünden geçerken arabasını durdurdu.Yanındakilerle beraber okula,sonra da sınıfa girdi.Genç bir öğretmen kürsüde ders veriyordu.Atatürk’ü görünce hemen ayağa kalktı;büyük bir heyecan ve sevgiyle,kürsüdeki yerini ve sözü O’na bırakmak istedi.

Atatürk:
-Hayır,dedi,yerinizde kalınız ve dersinize devam ediniz.Eğer izin verirseniz biz de dersinizi dinlemek istiyoruz ve bilginizden yararlanmak isteriz.Sınıftaki yerinizi ve sözünüzü almak kimsenin hakkı değil.Sınıfa girdiği zaman Cumhurbaşkanı da öğretmenden sonra gelir.

ATATÜRK’ÜN HAZIR CEVAPLILIĞI 

İngiltere Kralı Edward da özel yatıyla İstanbul’a gelmişti. Atatürk, konuğunu Dolma bahçe Sarayı’nın rıhtımında karşıladı. Kral onuruna, akşam büyük bir şölen veriliyordu.
Ziyafet sofrasına hizmet eden garsonlardan biri, elinde getirdiği tepsiyle, ayağı halıya takılarak yere yuvarlandı.
Atatürk, Krala eğilerek şöyle dedi: “Majeste, Türk ulusuna her şeyi öğrettim, yalnız UŞAKLIĞI ÖĞRETEMEDİM!”

Atatürkten Can Alıcı cevaplar

Ata’mız henüz Ataşemiliter iken (askeri ataşe) (yüzbaşı o zamanlar osmanlı ordusunda)
Viyana’da bir Baloda bir hanımı dansa kaldırır.Kibar subay,iltifat eder dans esnasında
Hanımefendi,şu ana kadar dans ettiğim en güzel hanımsınız!
Kibirli Viyanalı cevap verir
Ama ben sizin için aynı şeyi söyleyemeyeceğim
Mustafa Kemal bu! Altındamı kalır,cevabı kadını şoke edecektir
Kolayı var hanımefendi benim gibi yapınız
Kadın şaşkın,anlamaz,sorar
Nasıl yani
Mustafa Kemal cevap verir
_Yalan söyleyiniz.Kadının BOK gibi kaldığını söylemeye gerek yok sanırım!!

Atatürk’ün en güzel hazır cevaplarına bir kaç örnek daha:
cumhuriyet kurulmuş, düzene oturmuş her şey. atatürk şerefine bir davet veriliyor ankara’da. davete yabancı konuklarda davetli. herkes gayet güzel eğlenirken atatürk’ün gözüne o’na dik dik ve sinirle bakan bir ingiliz çarpıyor. yaverine ingilizin neden öyle baktığını sor gel diyor. yaver gidiyor geliyor, atatürk’e “efendim canakkale’de babasını öldürmüşsü nüz, o yüzden sinirliymiş” diyor. atatürk bunun üstüne yaverine dönüyor ve diyor ki “sor bakalım babasının ne işi varmış çanakkale’de”
————————————————————————-

bir gün fransız büyükelçisi atatürk’ün ziyaretine gelir. atatürk’e fransa’nın hatay’ı almak istediğini iletir. bunun üzerine atatürk telefonun başına giderek fevzi çakmak’ı arar. fevzi çakmak’a “fransızlar hatay’ı almak istiyormuş; hazır mıyız?” diye sorar. fevzi çakmak’tan “hazırız” cevabı alan atatürk, büyükelçiye dönerek “biz hazırız” der.
———————————————————————–

1976’da unesco’nun gündeminde mustafa kemal vardır. o zamanlar unesco’nun üstünde durduğu bir çok projenin babası atatürktür. bu nedenle atatürk’ün doğum yılının 100. yıldönümünde tüm unesco üyesi ülkelerde(152 ülke) kutlanması talep edilmektedir.. bu önerinin üstüne isveç delegesi birden ayağa kalkar ve ” ne yani bu 152 ülkenin liderlerinin hepsinin doğumgünlerini mi kutlayacağız” der. bu ani çıkışa rus delegesi cevap verir; “genç arkadaşım bilmiyor olabilir ama atatürk 20. yüzyılın en büyük lideridir.”
oylama sıfır negatif oy ve sıfır çekimser oyla biter. tam o sırada isyankar isveç delegesi kürsüye çıkar ve atatürk’ü araştırdığını, anladığını ve ilk imzayı kendisinin atacağını belirterek ilk imzayı atar.
imza atılan metin şudur: “ atatürk kimdir; atatürk ululararası anlayış, işbirliği, barışyolunda çaba göstermiş üstün kişi, olağanüstü devrimler gerçekleştirmiş bir inkilapçı, sömürgecilik ve yayılmacılığa karşı savaşan ilk önder, insan haklarına saygılı, dünya barışının öncüsü, bütün yaşamı boyunca insanlar arasında renk, dil, din, ırk ayırımı göstermeyen, eşiolmayan devlet adamı, türkiye cumhuriyetinin kurucusu”

bu metin 76 ve 81 yılları arasında, 152 üyenin 151’inde, her yerde görülebilecek şekilde sergilenir. tek bir unesco üyesi hariç: türkiye.
————————————————————————

ingilizlerin istanbul’u işgali esnasında ingiliz birliklerinin üst düzey bazı subayları atatürk ün kaldığı otelde (pera palastı sanırım) akşam yemeği yemektedirler. ulu önder de onlara yakın bir masada oturmaktadır. atamızı farkeden ingiliz subaylar garsona “şu sizin meşhur mustafa kemal paşanız değil mi? bizim masamıza buyur eder misin?” derler. garson ingiliz subaylarının bu isteğini paşaya ilettiğinde şu cevabı alır.”istiyorlarsa kendileri buyursunlar, zaten vatanımızda misafir olarak bulunuyorlar..”

 Hazır Cevap Sözler ( Özellikle ATATÜRK’ÜN Hazır Cevapları)


ingiliz lordu Atatürk‘ün daveti üzerine istanbul’a gelir.ingiliz lordu şerefine verilen yemekte servis yapan türk elindeki tepsiyi devirir.herkes büyük bi şaşkınlık içinde kalmıştır ve atatürk’ün ne tepki vereceği beklenirken, atatürk ingiliz lorduna dönerek: 
“HALKIM HERŞEYİ BECERİYOR DA Bİ TEK UŞAKLIĞI BECEREMİYOR”.
(BUDA BENDEN ARKADAŞLAR)
Kurtuluş Savaşından sonra ihtilaf devletleri ile TÜRKİYE‘nin Zaferini
Kabul eden anlaşma imzalandıkdan sonra ATATÜRK‘ÜN katıldığı yemekde genç bir ingiliz subayın kendisine çok kötü baktığını farkeder ve bunun üzerine yaverini o ingiliz subayın yanına göndererek 
”Ona neden bana öyle baktığını bir sor ! ”der.Yaver sorup PAŞAnın yanına döner ve ”Paşam bu subayın babası Çanakkale savaşında sizin Cephede öldürülmüş” der.
PAŞA bunun üzerine :
”Git sor bakalım Babası Orada Ne Arıyormuş ” der.
Bir telefoncuya giren çocuk nakia 3310’ları incelemektedir. 
gülen bir yüzle onu izleyen kasiyere döner ve sorar: 
-abi bunun şarjı bi hafta gider mi? 
-sırtında bi aküyle dolaşırsan gider 
———————————————————– 
bir toplantıda bir genç mehmet akif’i küçük düşürmek için sorar; 
-affedersiniz, siz veteriner misiniz? 
mehmet akif’in cevabı; 
-evet, bir yeriniz mi ağrıyordu ? 
———————————————————– 
kulaklarının büyüklüğü ile ünlü galileo’ye hasımlarından biri: 
– “efendim”, demiş. 
“kulaklarınız, bir insan için biraz büyük değil mi?” 
galileo: 
– “doğru”, demiş. “benim kulaklarım bir insan için biraz büyük ama, 
seninkiler bir eşek için fazla küçük sayılmaz mı?” 
———————————————————– 
nasreddin hocaya , timurun “seninle bir eşşek arasında ne kadar fark var” 
sorusuna hocanın “benimle bir eşşek arasında iki arşın fark var” 
demesi.(o esnada hoca ile timurun arasında iki arşın boyu uzaklık 
olmaktadır) 
———————————————————– 
muhabir: müslüm bey, hakan taşıyan için arabeskin yeni peygamberi 
diyorlar. 
ne diyorsunuz? 
müslüm gürses: ben öyle bir peygamber gönderdiğimi hatırlamıyorum. 
———————————————————— 
bernard shaw ve soylu bir hanimefendi arasındaki bi konuşma 
– hanımefendi bin sterline benimle yatarmısınız? 
– önerinizi düşüneceğim. 
– pekiii bir sterline benimle yatar mısınız? 
– siz beni ne sanıyorsunuz??? 
– madam, sizin ne oldugunuz zaten saptanmış durumda. iş pazarlığa 
kaldı. 
———————————————————— 
(Bu süper işte) 
kral tv de vj konu açmıştır benim için nelerinizi feda edersiniz diye 
arayanlar soyluyor evimi, arabamı, herşeyimi…vatandaşın biride çıkar 
-ben 200 milyon veririm!! 
kadın donakalır nası yani? 
-sen etsen etsen 50 kilo edersin,kaşarın kilosuda 4 milyon 4×50:200 eheheh
———————————————————– 
hoca sınıfa girer, öğrenciler ayağa kalkar selam verir otururlar. 
hoca birden dellenir: 
hoca : “ben size oturun demedim ki hebele hübele” 
eleman: “kalkın da dememiştiniz” 
hoca : “…fatal error…” 
———————————————————– 
[ Sansür ] pizzacı kızın telefonda belkide ilk aldığı pizza siparişi: 
pizacı kız:buyrun efendim xyz pizza 
eleman:3 tane parça pizza adres: xqw 
pizzacı kız:efendim 3 parça pizza gönderemiyoruz en az 5 parça olmalı 
eleman: ee iyi o zaman sen o 3’ü 5’e böl öyle gönder… 
———————————————————— 
hülya avşar: “hiç aynaya baktın mı? sen de popstar hali var mı?” 
ajdar: “aynaya değil ama size bakınca kendimi bayağı star gibi hissediyorum 
————————————————————– 
ismail dümbüllü sahnedeyken izleyicilerden biri sahneye hıyar atar.dümbüllü hıyarı eline alıp “biri kartvizitini yollamış” der.

Benzer Yazılar

Ahmet Fergani kimdir?

Elif Çelik kimdir? Elif Çelik kaç yaşında ve nereli?

Hüseyin Nihal Atsız’ın ölüm yıldönümü…